Neden Yuka Çocuk Köyü;
Okulumuzun 6000 metrekarelik geniş bahçesi, sadece oyun oynama alanı değil, aynı zamanda doğanın büyülü dünyasında gezinti yapma imkanı da sunuyor. Bu büyük alan, doğayı okulumuza taşımanın ve çocuklara doğa sevgisini aşılamanın en büyük fırsatlarından biri.
Yuka Çocuk köyünde neler yapıyoruz…
Çocuklarımızı doğa ile iç içe, aktif bir şekilde teşvik ediyoruz.
Öğretmenlerimiz;
'Hadi, paltolarınızı giyin, bahçeye çıkıyoruz!' dediği zaman, hepimiz büyük bir heyecanla dışarı fırlar, soğuk havada bile keyifle oyun oynarız.
Öğretmenimiz, 'Sıkı sarılmak sizi hasta eder' diyerek, bedenimizin soğukla dost olmasına yardımcı olur. Bahçe de koşarken, İngilizce oyunlarımız ve gülmelerimiz Beethoven'ın melodileriyle buluşur. Etkinlikler, sadece fiziksel sağlık değil, aynı zamanda öğrenme süreci de canlı hale gelir. Hem eğlenir hem de öğreniriz, çünkü biz o anları değerli kılıyoruz.
Kıyafetlerimizi yardım almamaya özen göstererek, kendi emeğimizle giyeriz…
Bahçemizdeki renkli çiçekler, kuşların cıvıltıları ve rüzgarların ağaç dallarında yarattığı melodi, minik sanatçılarımız için mükemmel birer ilham kaynağıdır.
Taş fırınımızda pişirdiğimiz buğday ekmekleri, mevsimlik sebzelerimizi ektiğimiz ekme biçme alanları çocuklarımızın doğayla daha derin bir bağ kurmalarına yardımcı olacak etkili bir öğrenme deneyimi sunuyoruz.
Çocuklarımızın sağlıklı yaşamlarını kazanmalarını sağlamak, çok önemlidir. Yemeğimizde çatal ve bıçak kullanmaya özen gösterir, içeceklerimizi minik ellerimize uygun bardaklarla sunarız. Kendimizin yaptığı ayran, yazdan sakladığımız vişnelerle veya mevsim meyvelerinden yapılmış tarçınlı mis kokulu hoşaflardır. Meyvelerin suyunu sıkmak yerine, tüm vitamin ve minerallerinin kabuğunda ve posasında tutulmasını sağlayarak, doğal beslenme özelliklerini kazandırırız. Ayrıca, ıhlamur ve kuşburnu dışında çay içmeyiz.
Okulumuzda Hayvan korkusu yerine Hayvan sevgisinin yer aldığı, bahçemizde yerini alan hayvan kulübeleri tavuk, kuzu ve tavşan kümeslerimizin sorumluluğunu, hem hijyenik olmaları hem de doğru beslenmeleri için tüm sevgisi ile iyi bakan çocuklarımıza ve bahçıvanımıza verdik.
Klasik müzik eşliğinde, yoga ve jimnastik saatleri bir melodi gibi akıp gider. Her hareket, bir sonraki adımda adımın merakıyla yapılır. Bu süreç, hem de zihnin uyum içinde çalışmasını sağlar. Yoga ve jimnastik, sadece fiziksel değil, aynı zamanda duygusal ve zihinsel bir deneyim sunarak çocuklarımıza keşfetme fırsatı verir. Bedenlerini ve ruhlarını özgür bırakabilecekleri, enerji dolu bir atmosfer yaratır.
Müzik öğretmenimiz coşkuyla ritimleri bazen ukulele, bazen piyano, bazen trampetle anlatırken İngilizce birçok müzik terimi öğreniriz. Derslerin en güzel yanı Bahçeye açılan camların ardından her canlı, sanat ile kendini mutlu hisseder… Bizler gibi, kuzularımız, tavuklarımız gibi, bitkiler gibi… Dersimizin sonuna doğru minik parmaklarımızla çaldığımız müzik aletlerini yerine bırakır ve öğretmenimizi piyano eşliğinde dinleriz. Kendisi hem iyi bir müzik öğretmeni hem de çocuk iletişimini çok iyi bilen hassas bir öğretmendir.
Sınıf öğretmenimiz kendi el becerilerimizin gelişmesi için bir çalışma organize eder. Bazen mercimek ve nohutlarla kağıt üzerinde sanat eserleri ortaya çıkarırız. Bazen dağılmış olan sınıfımızı düzenler, bazen Aşçı teyzemize hamur yoğurmakta yardım ederiz. Takım çalışması, sorumluluk ve yaratıcılık gibi değerler kazanma fırsatı buluruz. Her etkinlik, çocuklarımızın öğrenme süreçlerini kendilerini ifade etmelerini sağlayarak değerli anlar yaratır."
'Resim, güzel çizim ya da boyamak değildir. Resim, iç dünyanızı parmaklarınıza yansıtmaktır. Çocuklarımıza dersler sırasında en güzel şekilleri çizdirmeye çalışmıyoruz. Bize iç dünyalarında yaşadıklarınızı hissettirin, dokunuşlar yapın… Duygu ve düşüncelerini özgürce ifade etmeye teşvik ediyoruz. Her çocuk, iç dünyada farklı bir renk ve şekil taşır…